-
Alışveriş sepetiniz boş!
Montessori Yöntemi ve Bilimsellik
Montessori, gerçek bir eğitim biliminin temellerini atmaya çalışan öncülerden biridir. Onun yaklaşımı bir "gözlem bilimi" oluşturmaktan ibarettir. Eğitimcilerin ve eğitim sürecine katılanların tümünün bu yöntemleri öğrenerek yetişmelerini ve eğitim sürecinin bilimsel kontrollere imkân verecek bir çerçevede gerçekleşmesini istemektedir. "Çocukta fiziksel yaşamın gelişmesini doğal olgular ve deneysel tepkiler olarak gözleme imkânı okulu insanın psikogenetik incelenmesi için bir bilimsel kabine alanına dönüştürür."
Bu durumda eğitimcinin bilimin ve bilimsel çalışmanın temelini oluşturan gözlem yapma becerisini geliştirmesi gerekmektedir. "Gözlem yapmayı bilmek bilim evrenine gerçek bir adım atmaktır. Çünkü olgular görülemezse, sanki onlar yokmuş gibi kabul edilirler. Bilgin kişinin ruhu gördüğü şeye tutkulu bir biçimde ilgi göstermesiyle oluşur. Görmeye başlayan kişi ilgilenmeye başlar ve bu ilgi bilgin kişinin anlayışını meydana getiren motor güçtür."
Montessori hareketinin temelinde çocukların davranışlarını gözleme, gözlem sonuçlarına göre değişik uygulamalar tasarlama ve hayata geçirme durumu söz konusudur. Önce çocukların yönelimleri belirlenmekte ve bu yönelimler doğrultusunda bir çalışmaya başlamalarına yardımcı olunmaktadır. Çocuklar, çalışmalarını kendilerine uygun sürelerde ve tekrarlarla tamamladıktan sonra kendi seçecekleri yeni bir çalışmaya başlamaktadırlar. Çalışmalar aşamalı bir düzen içerisinde yapılandırıldığından, her çalışma sonucu çocuk bir önceki çalışmasına göre daha üst düzeye ulaşmaktadır. Bu çalışma biçimi, Montessori hareketinin bilimsel bir temele oturduğunu göstermektedir.